Soru-Cevap 1 (Tıp Fakültesi ile İlgili Merak Ettikleriniz)

Merhaba! Sınavlarım bitti ve birazcık uzun bir soru-cevap yazısıyla buradayım. Sizden gelen soruları elimden geldiğince cevaplamaya çalıştım, umarım yararlı bir yazı olmuştur. Eğer ikinci bir soru-cevap yazısı isterseniz bana instagramdan yazmanız yeterli. Bir dahaki yazıya kadar kendinize iyi bakın, keyifli okumalar!

-Ders çalışmaktan sıkılmıyor musunuz?
Çok çalışıyoruz ve bazen (özellikle de sınav dönemlerinde) ders çalışmaktan sıkılabiliyoruz ama sonuçta hepsi hayalimiz için attığımız adımlar. Sınava çalışırken zorunluluk olarak değil mesleğe bir adım daha yaklaşmak olarak görüyorum. Bu yüzden de sıkıldığımızda da bu dönemin geçici olduğunu ve zorla çalışmadığımızı biliyoruz. Bence hem üniversiteye hazırlanırken hem de üniversitede okurken ders çalışmaya zorunluluk olarak bakmamak en önemli şey.

-Tıp fakültesinde ilk gün nasıl geçiyor, çekinmiyor musunuz?
Aslında ilk gün benim çekinecek vaktim pek olmamıştı. Çünkü ilk günler yoğun geçiyor ve bu yüzden önlük sırasında, tanıtımlarda ya da derslerde mutlaka birileriyle tanışıyorsunuz. Zaten yurtta kalanlar ya da liseden birbiriyle tanışanlar da kendi aralarında gruplaşıyor. Ama okulun başında kurulan arkadaşlıkların hepsi kalıcı olmuyor. Yani her dönemde olduğu gibi üniversitede de arkadaş grupları çok değişken. Üniversitenin ilk günü insanlarla tanışmaktan çekinmeyin. Mutlaka kendinize ve kafanıza uygun birini bulursunuz diye düşünüyorum.

-Tıp fakültesinde okumak çok mu maliyetli, Tıp kitapları çok mu pahalı?
Aslında bu size bağlı diyebilirim. Evet kitaplar çok pahalı  ama tüm kitapları almak zorunda değilsiniz. Okul kütüphanelerinde kitapların hepsi var, ilgili bölümleri fotokopi çektirip de çalışabilirsiniz. Tabii bu biraz da size bağlı. Mesela ben kitapları almayı tercih ettim çünkü daha çok evde çalışıyorum. Bu sene ilk defa kitap alan (ki 25 lira gibi bir fiyatı olması lazım) arkadaşlarım da var. Tek tavsiyem kendinize ait bit atlasınız olsun. Ben Sobotta kullanıyorum ama daha uygun fiyatlı birçok atlas var. Kitaplar dışında ise para verdiğiniz tek şey fotokopiler. Hocaların sunumlarını ve çıkmışların fotokopilerini satın alıyoruz. Başka masrafımız yok diyebilirim.

-Mesleksel beceriler derslerinde(enjeksiyon, kan alma, sütur atma vb.) yapamayınca hocalar nasıl davranıyor?
Hocaların çoğu çok iyi davranıyor. Hatta sınavlarda bile yardımcı oluyor bazıları. Yani yapamadığımızda yardımcı oluyorlar, doğrusunu nasıl daha iyi yapacağımızı gösteriyorlar. Tabii çok sinirli ve sınavda yapamayınca bağırıp çağıran hocalar da var ama onlar da doğru şekilde yapınca çok tatlı davranıyorlar. Yani Tıp fakültesinde en son korkacağınız şey bu diyebilirim.

-Nasıl ders çalışıyorsun, yazarak mı okuyarak mı?
Aslında bu sorunun cevabı çok karışık. Geçen sene hep yazarak çalışıyordum. Bu sene ise genelde okuyarak çalıştım ve slaytların ya da kitabın kenarına notlar aldım. Ama yazarak çalıştığımda daha iyi anladığımı fark ettim. Bundan sonra ufak notlarla konuyu özetlemeyi düşünüyorum. Özellikle de çıkmışlarda hocaların önemsediği yerleri vurgulayarak not alacağım sanırım. Çalışma stilim değişirse yine instagram ya da yeni bir yazıda anlatırım diye düşünüyorum.

-Öğrendiğiniz bilgileri birbirleriyle nasıl ilişkilendiriyorsunuz?
Bu bence okulun en zor kısmı. Tıp fakültesinde eğitim sistemleri çok değişken olduğu gibi işleyiş de çok değişken. Örneğin biz her blokta farklı bir sistemi görüyoruz. O sistemin anatomi, histoloji, fizyoloji gibi tüm özelliklerini inceliyoruz. Bu yüzden geçmiş sistemlerle bağlantı kurmamız şuan çok zor. Sanırım kliniklere geçince daha kolay bağlantı kurup bir bütün olarak ele alabileceğiz.

-Sadece zeki öğrenciler mi Tıp okuyabilir, çalışkan öğrenciler de Tıp kazanıp okuyabilir mi?
Bence eğitimde zekiler ve çalışkanlar diye iki gruba ayrılması çok saçma. Sırf bu ayrım yüzünden çalışan öğrenciler yeterince zeki olmadığı için çalıştığını düşünüyor. Bence ne kadar zeki olursa olsun bir öğrenci çalışmadan istediği yere kadar ilerleyemez. Bunu söylememin sebebi birçok arkadaşımdan görmüş olmam. Çalışmadığında öğrenciler iyi bir liseye girebiliyor ama üniversiteye gelince ya da üniversiteyi kazanınca sadece zeka ile yürütemiyorlar. Bu yüzden zeki olsanız da olmasanız da (ki buna kim neye göre karar verecek, bence herkes kendine göre ve isteklerine arzularına göre zekidir) çalışmak istediğiniz yere gelmek için en temel şey. Bu konu hakkında söyleyeceğim son şey de zeka geliştirilebilir ve çalışmanız zeki olmadığınızı göstermez.

-Çok kalın kitaplardan, çok uzun sayfa aralıklarından sorumlu oluyorsunuz. Bunları bir sınav döneminde halledebiliyor musunuz?
Halletmek zorundayız maalesef. Örneğin bu iki aylık periyotta bir kitaptan (instagramda sürekli gördüğünüz kırmızı Nöranatomi kitabı) sorumluyduk. Çok fazla konudan sorumluyuz ve bazen yetiştirmekte zorlanıyoruz ama düşününce bu kadar yoğun bir programımız olmasa Tıp eğitimi 10 yıla uzayabilir. Şuan bile bu programla 6 yılda ancak bitirebiliyoruz. Aslında günü gününe çalıştığımızda sınav döneminde sadece tekrar yapmak ve konuları hatırlayıp bir miktar da ezberlememiz gerekiyor. Söylendiği kadar kolay değil ama altından kalkmaya çalışıyoruz. 12.sınıfta çalıştığımdan kesinlikle daha fazla çalışıyorum belki kıyaslamak için bir ölçüt olur.

-Tıpçı bir haftayı en iyi nasıl değerlendirir? Haftalık rutinin nasıl?
Aslında ben öğrendiklerimizi günü gününe çalışıyorum. Haftasonu da kalan sunumum ya da PDÖ hedeflerim olursa onları çalışıyorum. Zaten sunumlarım birikince daha çok stres oluyorum ve derste öğrendiklerimi de unutuyorum. En önemli tavsiyem uygulamalardan önce teorik kısma mutlaka çalışmak. Eğer o gün sunumlardan birini tercih edecekseniz mutlaka uygulamalarınızı göz önünde bulundurarak program yapın derim. Ayrıca hafta sonundan o hafta neler yapacağınızı, hangi sunumları göreceğinizi ve hangi gün neye çalışacağınızı planlarsanız yetiştirmeniz daha kolay olur diye düşünüyorum.

-İleride hangi alanda uzmanlaşmak istiyorsun?
Bu konuda kafam çok karışık çünkü daha stajlar başlamadığı için bölümleri çok da iyi bilmiyoruz. Bu yüzden herkes gibi benim de kafamda kardiyoloji, psikiyatri, cerrahi gibi birbirinde çok ayrı alanlar var. Sadece yapamam dediğim bazı alanlar var, göz ve dermatoloji gibi. Bu sorunun daha net cevabını tüm stajları aldıktan sonra verebilirim diye düşünüyorum.

-Kadavra görmeye ne zaman başlıyorsunuz ve ne sıklıkla kadavra görüyorsunuz?
Biz 1. Sınıfın ilk iki ayında Tıp Bilimlerine Giriş bloğunu gördük ve bu yüzden anatomide kemikleri inceledik. Bu blokta incelediğimiz kemikler de gerçek insan kemikleriydi ama sanırım sizin merak ettiğiniz tam kadavrayı ne zaman gördüğümüz. İkinci blokta ürogenital sistemi gördüğümüz için kadavra görmeye başladık. Yani okulun 3.ayından itibaren kadavra görmeye başlıyoruz. Ben öyle anlatıldığı kadar etkilenmedim sadece ilk zamanlar kadavraların saklanması içi kullanılan formaldehit kokusu biraz rahatsız ediyordu. Ancak şuan o da rahatsız etmiyor beni.

-Ne tür dersler görüyorsunuz, neler öğreniyorsunuz?

İlk 3 sene teorik dersleri öğreniyoruz. Bu üç senenin ilk 1,5 senesi sistemlerle ilgili ve diğer yarısı da farmakoloji, mikrobiyoloji gibi dersleri kapsıyor. Sonraki yıllarda ise stajları alıyoruz ve tabiki intörnlük dönemimiz var. Şuan ilk 1,5 senelik kısımda olduğumuz için her blok farklı bir sisteme yoğunlaşıyoruz. Örneğin geçtiğimiz iki ayda nöranatomi bloğuydu ve tüm sinir sistemi yapılarını inceledik. Bu yüzden instagram paylaşımlarımda bol bol beyinle ilgili resimler, çizimler gördünüz. Önümüzdeki blok ise görme, işitme ve kaslarla ilgili fotoğraflar görebilirsiniz. 
Soru-Cevap 1 (Tıp Fakültesi ile İlgili Merak Ettikleriniz) Soru-Cevap 1 (Tıp Fakültesi ile İlgili Merak Ettikleriniz) Reviewed by Bensu on Kasım 17, 2017 Rating: 5

Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.